Yandex Metrica
Bulutlu
32İstanbul
Bulutlu
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
%0
BIST 0
%0.18
Dolar 32,310
%0.04
Euro 35,135
%0.29
Altın 2.284,096
REKLAM

Film gibi hikaye

710 defa okundu Yaşam kategorisinde, 9 Eylül 2012 - Pazar - 14:21 tarihinde yayınlandı
Üç Suriyeli çocuk Yaran (13), Kusas (10) ve Ahmet (8), Suriye'de yaşanan dramın ardından umutları yeşerten bir hikayenin kahramanı oldu. Şam'da yaşarken anne ve babasını bir bombardımanda kaybeden 8, 10 ve 13 yaşlarındaki kardeşler, elele tutuşup umuda yolculuk yaptı.
Film gibi hikaye

Bir gece yarısı Şam’da bindikleri arabadan Türkiye yakınlarında indirilen üç kardeş, elele tutuşup yaklaşık 10 saatlik yolculuğun ardından Türkiye’ye ulaştı. Hatay’a yerleştirilen kardeşlerin en büyüğü olan Yaran, anne ve babalarının mezarlarını dahi bilmediklerini anlattı.

ANNEM VE BABAM HER GECE RÜYAMDA

Yaran, Hatay’ın Altınözü ilçesinde, biri sekiz diğeri on yaşındaki 2 kardeşiyle birlikte kaldığı evde, Suriye’de yaşadıklarını ve Türkiye’ye geliş hikayelerini anlattı. Şam’ın çevre köylerinden birinde oturduklarını ifade küçük muhacir ‘Annem ve babam büyükbabamızı ziyarete gitmişlerdi. Orada bir kaç saat kaldıktan sonra eve dönüş yolunda Esed’in askerleri uçaktan bomba atmışlar, gelmek için bindikleri araç vurulmuş. Bize onların öldükleri söylendi, cesetlerini bile göremedik, gömüldüler mi bilmiyoruz, ikisi de her gece rüyalarıma giriyor, iyi olduklarını söylüyorlar’ dedi.

AYAKLARIMIZ KAN İÇİNDE KALDI

Saldırı haberini aldıktan sonra 2 kardeşiyle birlikte diğer Suriyeliler gibi ölümden kaçmak için yola çıktıklarını söyleyen Yaran, ‘Bir yere kadar arabayla geldik, daha sonra 10 saat boyunca nerdeyse hiç durmadan yürüdük. Yolda dört beş yerde kontrol noktası vardı, birçok yerde bombardıman oluyordu, hepsinden kaçtık, yolda kardeşlerime de bir şey olacak diye çok korktum. Türkiye sınırına geldiğimizde ayaklarımız yara olmuştu, kanıyordu’ diye konuştu. Küçük Yaran, Hatay’daki yaşamına dair duygularını da, şu sözlerle anlattı: ‘Burası çok güzel, Suriye’de akşamları dışarı çıkamıyoruz. Uçakların attığı bombalar her yeri yakıp yıktı, kaç tane komşum hayatını kaybetti sayısını bile bilmiyorum, etrafımızda çok insan öldü.’

Doktor olup halkımı tedavi edeceğim

Türkiye’ye kaçan 3 kardeşten birisi olan Yaran’ın kardeşi Kusas, bu olaylar başlamadan önce öğretmen olmayı düşündüğünü, devam eden katliamlar nedeniyle doktor olmaya karar verdiğini söyledi. Suriye’deki olaylar bitmezse eğitimine Türkiye’de devam etmek isteğini ifade eden Kusas, ‘İlköğretim 4. sınıfta okuyorum, ileride Suriye halkına yardım etmek için doktor olacağım, onları tedavi edeceğim’ diye konuştu. Bir buçuk aydır Hatay’da, teyzeleri ile birlikte, küçük bir evde 6 kişi kalan Yaran ve ailesini komşuları ve bölgede pek çok alanda mültecilere yönelik yardım çalışmaları yapan kuruluşlar yalnız bırakmıyor.

10 saat boyunca durmadan yürüdük

Suriyeli üç kardeş, Şam yakınlarındaki köylerinin isminin yazılmasını istemedi. Suriye’de yaşanan vahşetin korkusunu halen üzerinden atamayan çocukların yaşadığı Şam, Türkiye sınırına yaklaşık 400 kilometre uzaklıkta. Üç kardeş, gece yarısı yola çıktıkları için hangi şehirlerden geçtiklerini, arabanın kendilerini nerede bıraktığını bilmiyor. Kendilerini bırakan arabanın sürücüsünün ‘Şu yönde giderseniz sınıra ulaşırsınız’ dediğini ardından yanlarından uzaklaştığını ifade ediyorlar. Kardeşler, 10 saat boyunca durmadan yürüdüklerini söylüyor. Bir insan hızlı adımlarla ve düz bir yolda 1 saatte en fazla 5 kilometre yol alabiliyor. En büyüğü 13 yaşındaki üç kardeşin ise ayaklarını kan içinde bırakan patika yoldan geldikleri için yaklaşık 30-40 kilometre yürüdükleri tahmin ediliyor.

80 BiN MÜLTECi TÜRKiYE’DE

Mart 2011’de Suriye’de baskıcı Baas rejimine karşı özgürlük ve adalet talebiyle başlayan halk ayaklanması devam ediyor. Ağustos 2012 itibarıyle resmî rakamlara göre bin 122’si çocuk 20 bin kişi hayatını kaybederken 260 bin Suriyeli de Lübnan, Ürdün, Irak ve Türkiye gibi komşu ülkelere göç etmek zorunda kaldı. 18 aydır devam eden şiddet olaylarından kaçıp Türkiye’ye sığınanların sayısının 80 binin üzerinde olduğu ifade edilirken Türkiye sınırında içeri girmeyi bekleyen ve Hatay, Kilis gibi göç alan illerde hayata yeniden tutunmaya çalışan Suriyeli mültecilerin hikayeleri ise yürekleri dağlıyor.

Önceki haberSonraki haber
Etiketler:
Google'dan gelen aramalar:

Yorum yaz

Merhaba bu habere ilk yorumu yapabilirsiniz.